Yurt dışında yerleşik tüzel kişilerde ve yurt dışında kurulmuş güven sözleşmelerinde kimlik tespiti

145
0

Yurt dışında yerleşik tüzel kişilerin kimlik tespiti; Türkiye’de yerleşik tüzel kişiler için aranan belgelere ilgili ülkede tekabül eden belgelerin Türkiye Cumhuriyeti konsoloslukları tarafından onaylanan veya Yabancı Resmi Belgelerin Tasdiki Mecburiyetinin Kaldırılması Sözleşmesi çerçevesinde bu Sözleşmeye taraf ülke makamı tarafından tasdik şerhi düşülen örnekleri üzerinden yapılır. Ayrıca risk temelli yaklaşım çerçevesinde, kimlik bilgileri gerektiğinde bu belgelerin noter onaylı Türkçe tercümeleri üzerinden teyit edilir.

Yurt dışında kurulmuş bir güven sözleşmesinin konusunu teşkil eden malvarlığı hesabına, sözleşmede belirlenen gerçek veya tüzel kişi mütevelli tarafından, yükümlülerden kimlik tespitini gerektiren bir işlemin gerçekleştirilmesinin talep edilmesi halinde, bu işlemler yapılmadan önce, Kanunun 15 inci maddesi gereğince işlemin güven sözleşmesi kapsamında oluşturulan malvarlığı hesabına talep edildiğinin yükümlülere yazılı olarak beyan edilmesi gerekir. Yurt dışında kurulmuş güven sözleşmesi kapsamında kimlik tespiti; güven sözleşmesinin Türkiye Cumhuriyeti konsoloslukları tarafından onaylanan veya “Yabancı Resmi Belgelerin Tasdiki Mecburiyetinin Kaldırılması Sözleşmesi” çerçevesinde bu Sözleşmeye taraf ülke makamı tarafından tasdik şerhi düşülen yazılı örnekleri üzerinden yapılır. Risk temelli yaklaşım çerçevesinde, kimlik bilgileri gerektiğinde bu belgelerin noter onaylı Türkçe tercümeleri üzerinden teyit edilir. Ayrıca mütevellinin kimlik tespiti kapsamında alınan kimlik bilgileri 6 ncı veya 7 nci madde gereğince teyit edilir. Gerçek faydalanıcının belirlenmesi kapsamında, sözleşme kurucusu, lehtar ya da lehtar grupları ile varsa sözleşme kapsamında denetçi olarak belirlenen kişilerin kimlik bilgileri alınır ve bu bilgilerin teyidi için makul tedbirler uygulanır. Söz konusu malvarlığını nihai olarak kontrolünde bulunduran gerçek kişi ya da kişilerin ortaya çıkarılması için de gerekli tedbirler alınır.

İkinci fıkranın uygulanmasında güven sözleşmesinden; bir malvarlığının belirli bir lehtar ya da lehtar grubunun yararlanması için, malvarlığının maliki olan sözleşme kurucusu tarafından, söz konusu malvarlığının yönetimi, kullanımı ya da sözleşmede belirtilen diğer tasarruflarda bulunulması amacıyla sözleşmeyi icra eden bir mütevellinin kontrolüne bırakılmasını hüküm altına alan hukuki ilişki anlaşılır.

(Tedbirler Yön. Md11)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir